Bu cümle en klasik duyulan cümleler arasındadır.Bu lafı
duyunca artık tiksinir boyuta geldiğinizi hissedebiliyorum.Ama ne yazık ki ne
kadar tiksinç gelse de çok doğru bir cümle
fazla geçmişe gitmeye gerek yok bundan sadece 15 seneye geriye
gittiğimiz de bu farkı görebiliriz. Bu yüzden bu cümlenin altındaki gerçekliği
görmemiz gerekmektedir.Aksi taktirde daha çok aynı cümleyi kurarız.O eski
ramazanları anlatarak bloğumu yazmaya
devam edeyim .İlk olarak o eski ramazan da insanların birbirlerine saygıları mevcuttu.Günümüzde bu görüntülere
hiç rastlanmamaktadır.
Çünkü oruç tutan sayısı her ramazan biraz daha azalmaktadır.Bu nedenle
gelecek ramazanlarda oruç tutanlar
dışlanacak diye korkmaya başladım desem yeridir. dolayısıyla oruç tutan insan
sayısı azaldıkça sanki ramazan da değilmişiz gibi insanlar rahat davranmaya
başlamıştır.Burada onlara da pek bir şey denemiyor çünkü oruç tutan insanlar
zaten nefsini terbiye etmeye çalışıyor öyle olunca allahın bana bir sınavı diye
düşünüyor. Önceden oruç tutmayan insanlar gözden uzak bir şekilde yemeklerini yerler sularını içerlerdi.Günümüz de ise artık gözünün içine bakarak yemek yemekte ve sularını içmektedirler.Eski ramazanlar da ayrı bir eğlence vardı hele ki biz orta okuldayken ramazan kışa denk gelirdi okul olurdu oruçlar okulda açılırdı o zaman o açtığın oruçta da tuttuğun oruçta ayrı bir tatlı olurdu.Okulda açılan oruçlar da en sevdiğim yan o paylaşımcılık ruhuydu eğer bir kişinin iki böreği var ise birini arkadaşlarıyla paylaşırdı.Ramazandaki eğlenceler ayrı bir güzeldi belediyeler hacivat ve karagöz gösterileri düzenler ve daha bir çok gösteri olurdu.Teravih namazlarında camiler dolar taşardı ve her yerden çocuk sesleri gelirdi .Günümüzdeki hacı dayılar çocukları ses yapıyor diye kovalamaktan ortada ne çocuk kaldı nede güzel teravih maceraları kaldı.Her çocuğun o teravih namazlarında sabırsızlıkla bekledikleri tek şey vardı.
Oda allahümme salii alayı söylemekti onu ne zaman en uzun söylersek o zaman namazın bittiğini anlardık.Teravihden yaşlı dayılar ile çıkılır allah kabul etsin derdik ve daha sonra en zevkli oyun olan saklambaç oynanırdı ve geceye yakın eve girilirdi. Bu yorgunluğun ardından o sobanın dibine yanaşıp bir güzel şekilde uyunurdu .Gece sahura kaldıracaklar mı telaşı ayrı bir güzeldi o sahuru yapınca her çocuk gibi bende ayrı bir mutlu olurdu.Kısacası o eski ramazanlar her şeyiyle ayrı bir güzeldi zamanın da kıymetini bilmedik haliyle bir pişmanlık var bu yüzden günümüz çocuklarına diyorum ki bu ramazanın kıymetini bilin ve anlamını,değerini bilerek yaşayın.Bu günler asla ama asla geri gelmez.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder